Sivilce Tedavisi Nasıl Yapılır?

Akne tedavisi genellikle sivilcelerin tiplerine ve türlerine bağlı olarak değişiklik gösterir. Akne ya da bilinen adıyla sivilce, her insanda özellikle ergenlik döneminde kendini gösteren bir cilt hastalığıdır. Yağ bezi kanallarının (folikül) cildin yüzeyinde daha yoğun bir tabakası ile tıkanarak salgıladığı yağın yani sebumun cilt dışarısına atılamaması durumundan kaynaklanmaktadır. Hemen hemen her insanda belli dönemlerde görülmektedir. Vücut herhangi bir dış müdahaleye gereksinim duymadan zaman içerisinde kendi tedavisini de gerçekleştirir. Gerçekleştiremediği durumlarda ise problem istenmeyen bir hal alarak kişilerin yaşam kalitesini oldukça olumsuz bir şekilde etkilemektedir. Bu tür durumlarda ise sivilce tedavisi kaçınılmaz olmaktadır.
Sivilce Neden Oluşur?
Sivilcenin oluşma sebebi olarak başlıca yağ bezleri gösterilmektedir. Yağ bezleri, isimlerini ürettikleri yağlı bir madde olan sebumdan alır. Normal şartlar altında sebum, kıl folikülü boyunca ilerler ve cilt yüzeyine çıkar. Akne oluştuğu zaman ise sebum folikülün içinde kalır ve dışarı çıkamaz. Akneler yağ bezlerinin daha yoğun olarak bulunduğu yüz, boyun, sırt, kolların üstü ve omuz gibi bölgelerde çok daha fazla oluşmaktadır. Siyah nokta şeklindeki akne lezyonlarına komedona adı verilirken kırmızı, şişmiş ve irinli lezyonlara papül, nodül ve püstül adı verilmektedir.
Sivilce Oluşumunun Nedenleri Nelerdir?
Akne oluşumunun sebepleri şu şekilde sıralanabilir:
- Genetik faktörler;
- Hormonlar (androjen);
- Çeşitli bakteriler;
- Artan sebum üretimi;
- Folikülün İçerisindeki Değişimler.
Atom tedavisi nasıl yapılır? Yazısına göz atabilirsiniz.
Genetik Faktörler

Genetik etkenler akne oluşumunda önemli bir olgudur. Genellikle insanlar belirli bir dereceye kadar akne sorunu yaşayabilir. Ancak bazı kişilerin kimi akne türlerine genetik bir yatkınlıkları söz konusudur. Eğer anne ya da baba ergenlikte veya hayatının herhangi bir döneminde sivilce problemi yaşamışsa çocuklarında da bu problemin görülme ihtimali oldukça yüksektir.
Sivilce Oluşumunda Hormonlar
Akne oluşumunda hormonlar (androjen) oldukça etkilidir noktam akneler, genellikle vücut androjen hormonunu daha fazla üretmeye başladığı zaman oluşmaktadır. Androjen üretimi 11 ila 14 yaşları arasında en üst seviyeye ulaştığı anda sivilcelerde artış görülmektedir. Genç kadınlarda menstrual döngü sebebiyle değişen hormon seviyeleri de aknelerde alevlenmelere ve artmalara sebep olmaktadır. Bu değişiklikler yağ bezlerinin androjenlere olan hassasiyetini de etkilemektedir.
Sivilce Oluşumunda Bakteriler
Akne probleminde bakteriler de önemli bir rol oynar. Kapalı folikül, bakterilerin üremesi için oldukça uygun bir ortamdır. Özellikle bu ortamda yaşayan bakteri P. Acnes bakterisidir. Sebum ile beslenen bu bakteri sivilce olsun ya da olmasın herkesin cildinde bulunmaktadır. Yağ beze tıkandığında ve içi sebum maddesi ile dolduğunda pek bakterisi çok daha çabuk bir şekilde çoğalır. Ürettiği kimyasallar folikül içinde ve cilt yüzeyinde inflamasyona neden olarak sivilce oluşumuna sebep olur. Burada sivilce tedavisi uygulanmadan önce kaynağının bilinerek doğru tedavinin yapılması oldukça önemlidir.
Artan Sebum Üretimi
Sebum üretimindeki artış sivilceleri ve sivilce oluşumunu artıran bir risk faktörüdür. Yağ bezleri, androjenler tarafından uyarıldıktan sonra daha fazla sebum üretmeye başlamaktadır. Yağlı sebum, folikülün içinde birikir ve yukarıya doğru hareket eder. Bu yukarıya doğru hareket ederken normal cilt bakterileri ve ölü cilt hücreleri ile birleşmektedir. Sebum üretimi arttıkça kıl folikülünün tıkanma ve komedonlara neden olma ihtimali de doğal olarak artmaktadır. Böylece sivilce problemi ortaya çıkar.
Folikülün İçerisindeki Değişimler
Folikülün içindeki değişmeler de akne oluşumuna etkilemektedir. Androjen üretimi arttıkça ve yağ bezleri genişledikçe kıl folikülünün cildin altına doğru uzanan yapısı da doğal olarak değişime uğramaktadır. Normal şartlar altında ölü hücreler kademeli olarak dökülürler ve cilt yüzeyinden uzaklaşırlar. Ergenlik döneminde hücreler daha sık dökülürler ve birleşip yapışmaya çok daha müsaittirler. Sebumla temas etmeleri halinde folikülü tıkama riskleri vardır. Bu durumda sebum ve ölü hücreler folikülde bir tıkaç oluşturur ve akneler oluşmaya başlar.
Diyet ile Sivilce Arasında Bir ilişki Var Mıdır?
Akne ile diyet arasında doğrudan bir ilişki yapılan araştırmalar sonucunda bulunamamıştır. Ancak son zamanlarda gerçekleştirilen bazı çalışmalarda yüksek glisemik indeksi olan gıdalarla (glisemik indeksi yüksek olan besinler Kan şekerinin hızla yükselmesine sebep olur. Bunun sonucunda pankreasın depolanmış olduğu insülin hızla kana verilmesi ve kandaki insülin miktarını hızla yükseltilmesine neden olur) tetiklediği belirtilir. Bu sebeple bu tür gıdaların aşırı miktarda alınmaması ve tek yönlü olarak Kullanılması tavsiye edilir. Yüksek glisemik indeksi olan gıdalar ise patates, beyaz ekmek, beyaz pirinç, beyaz şeker, işlenmiş meyve suları, olgun muz, karpuz, krakerler, mısır cipsi ve mısır gevreği şeklindedir. Bunun dışında bazı hastalar çekirdek, yağda kızartma, çikolata gibi yağlı ve kalori değeri yüksek hemen kana karışan gıdalardan sonra akne şiddetinde bir artma görebilmektedir. Bu hastaların akne şikayetini artırdığını düşündüğü gıdalardan uzak durmasında fayda vardır.
Sivilce Tedavisinde Kullanılan Yöntemler Nelerdir?

Akne tedavisinde uygulanan yöntemler aşağıdaki gibi sıralanabilir:
- Topikal (krem) tedavisi;
- İlaç tedavisi;
- Mezolifting (cilt mezoterapisi);
- Kimyasal ve bitkisel peeling;
- Medikal cilt bakımı tedavisi;
- Karbondioksit fraksiyonel lazer uygulaması.
Karaciğer yağlanması tedavisi nasıl yapılır? Yazısına da göz atabilirsiniz.
Sivilceler Nasıl Geçer?
Sivilcelerin iyileşmesi için onları patlatmak kesinlikle doğru bir yöntem değildir. Deriye zarar veren bu eylem, enfeksiyonun yayılımını kolaylaştırır ve daha fazla aknenin ortaya çıkmasına neden olur. Böylece var olan sivilcelerin iyileşmesini de geciktirir. Sivilcelerin cilt üzerinde oluşturmuş olduğu kötü görünümün kozmetik ürünler ile giderilmesi ya da kapatılmaya çalışılması da sivilce oluşumunu artırır.
Sivilcelerin büyük bir kısmı kendiliğinden yok olsa bile farklı sivilce tedavisi yöntemleri sayesinde iyileşme süresi hızlandırılabilir. Ancak bu tedavilere verilen yanıtın alınması bazı durumlarda ise uzun sürebilir. Dolayısıyla sivilce tedavisi için verilen ilaçların önerilen dozda ve belirlenen süre boyunca kullanılması oldukça önemlidir.