Prostat Kanserinin Kemiklere Sıçramasının Belirtileri Nelerdir?

Prostat kanserinin kemiklere yayılması ile ortaya çıkan ilk bulgu, çok şiddetli ağrılardır. Vücudun tüm ağırlığını taşıyan kemiklerde, diğer kemiklere göre daha fazla ağrı meydana gelmektedir. Ağrıya neden olan tek etken kanser olmadığı için ilk olarak akla kemik metastazı gelmemektedir. Fakat, prostat kanserinin kemiğe sıçramasının belirtileri hissedildiği zaman vakit kaybetmeden uygun bir hekime müracaat ermek gerekmektedir. Aynı zamanda kemik metastazı; mide bulantısı, iştah kaybı, kafa karışıklığı, aşırı susama, idrar yapmada güçlük, uyuşukluk, kemik kırıkları, kemik ağrısı ve yorgunluk gibi şikayetlere de sebep olmaktadır.
Prostat Kanseri Kemiklere Sıçradığında Ne Olur?
Prostat kanserinin kemiklere yayılma durumu, genellikle hastalığın vücudun diğer kısımlara da yayılmaya başlayacağı zamanlarda meydana gelmektedir. Bu duruma “kemik metastazı “adı da verilmektedir. Kemik metastazı, ağrılı bir süreç olmakla birlikte kırıklara ve kanda yüksek kalsiyum seviyelerine de yol açmaktadır. Kanser prostat dışında büyüdüyse, kanserin kemiklere yayılmasını önlemek veya yavaşlatmak, tedavinin temel amacıdır. Kanser zaten kemiğe ulaşmışsa, ağrı ve diğer komplikasyonları kontrol etmek veya hafifletmek de tedavinin en hayati parçasıdır. Hormon tedavisi, kemoterapi ve aşı gibi tedavi yöntemleri bu konuda destekleyici olmaktadır. Ancak diğer tedaviler daha spesifik olarak kemik metastazını ve neden olabileceği sorunları hedefler.
Yumuşak doku kanseri belirtileri nelerdir? Yazısını inceleyebilirsiniz
Prostat Kanseri Nedir?

Prostat kanseri, erken evrede tespit edildiğinde tedavi başarısı yüksek olan kanser türleri arasında yer almaktadır. Genellikle başlangıç evresinde belirti vermeyen bir kanser olduğu için de 40 yaşından itibaren erkeklerin her yıl prostat muayenesini ve kan tahlillerini yaptırması gerekmektedir. Prostat kanserinin tedavisinde çok önemli bir yeri olan cerrahi uygulamalar içinde tıp dünyasında devrim niteliği taşıyan “da Vinci Robotik Cerrahi Sistemi” ile hasta, kansersiz bir yaşama kavuşmanın yanı sıra yaşam kalitesi bakımından da önemli ayrıcalıklara sahip olmaktadır. Robotik cerrahi ile idrar tutamama sorununa kesin bir çözüm ve cinsel yaşamın devamını sağlayan sinirlerin daha iyi korunması sağlanmaktadır.
Prostat kanseri, erkeklerde en sık görülen kanser türüdür. Kansere bağlı ölümlerde ise ikinci sırada yer almaktadır. Prostat; erkeklerde bulunan, yaklaşık olarak bir ceviz büyüklüğünde, mesanenin altında yerleşmiş, üreme faaliyetleri için çeşitli salgılar üreten bir salgı organıdır. Prostat kanseri, prostat dokusunu oluşturan bazı hücrelerin anormal seyir göstererek tümör yapıları oluşturması sonucu ortaya çıkmaktadır. Tutulan raporlara göre sıklıkla 65 yaşın üzerinde görülen bu hastalık, bazı vakalarda erken evrelerde belirti göstermemektedir. Tedavi edilmezse zamanla büyüyerek idrar kanalına baskı yaratabilmekte ve bu gibi durumlarda idrar yapmayla ilgili bazı şikayetler meydana gelmektedir.
Prostat Kanserinin Belirtileri Nelerdir?
Prostat kanserinin bulguları, erken evrelerde kendini göstermezken ileri evrelerde bazı şikayetler meydana gelmektedir. Prostat kanserinin belirtileri şunlardır:
- İdrar yaparken yanma
- Zorlanma ve idrarda kanama
- Semende kanama
- İleri evrede kemik metasazları, buna bağlı kemik ağrıları ve bazen kırıklar
Tarama testi yaptırmayan ya da tanı almış olmasına rağmen rutin kontrollerini aksatan hastalarda prostat kanseri ilerlemeye başlamaktadır.
Prostat Kanseri Nasıl Anlaşılır?
Prostat kanseri, oldukça sağlıklı bir erkek bireyin bile başına gelebilecek bir hastalıktır. Prostat kanserini saptayan erken bir tanı yöntemi bulunmamakla beraber artan yaş ve genetik yatkınlık, prostat kanserine yakalanma riskini kuvvetlendirmektedir. Bu risk faktörlerinde, hastalara erken tanı amaçlı testler yapılmaktadır. Aile içerisinde geçmiş bir prostat kanseri öyküsü olmayan erkeklerde prostat kanseri taraması 50 yaş ve sonrasında tavsiye edilirken, ailesinde prostat kanseri öyküsü olanlarda daha erken yaşlarda prostat kanseri için tarama testleri önerilmektedir. Tarama amaçlı olarak kullanılan yöntemler parmakla rektal muayene (prostata yönelik) ve kan testi ile PSA ölçümüdür.
Prostat Kanseri Evreleri

Prostat kanserinde evreler, tümörün prostatta bulunmasına veya çevre doku ve organlarına yayılımına göre çeşitlenmektedir. Prostat kanserinin evreleri, aşağıdaki durumlara göre ayrılmaktadır:
- Tümörün boyutu
- Tümörün prostatın içindeki dokularda ya da çevresindeki yayılımı
- Kanserin lenf nodlarına yayılıp yayılmadığı
- Vücudun diğer bölgelerine yayılım durumu (metastaz)
Prostat kanseri, dört evreye ayrılmaktadır:
- Birinci Evre: İlk evrede tümör sadece prostatın içindedir. Tümör, rektal muayene ile hissedilemeyecek derecede küçüktür. Lenf nodlarına sıçrama veya vücudun diğer bölgelerine yayılım bulunmamaktadır.
- İkinci Evre: Bu evrede tümör prostatın içine doğru ilerlemiştir. Ancak çevre dokulara yayılım meydana gelmemektedir. Bu evrede tümör, rektal muayene ve görüntüleme yöntemleri ile saptanmaktadır.
- Üçüncü Evre: Üçüncü evrede tümör, prostat kapsülünün ötesine ve sperm kesesi gibi dokulara yayılmıştır. Fakat hala lenf nodlarına sıçrama veya vücudun diğer bölgelerine yayılım görünmemektedir.
- Dördüncü Evre: Dördüncü evrede kanser prostatın çevresindeki diğer dokulara yayılmaktadır. Bu evrede genellikle lenf nodlarına, kemiklere, karaciğere veya akciğerlere yayılım görünmektedir.
Prostat kanserinin derecesini saptamak, uygun tedavinin uygulanması ve hastalığın ilerleyişini takip etmek açısından oldukça önemlidir.
Lenf Bezi kanseri belirtileri nelerdir? Yazısına da göz atabilirsiniz.
Prostat Kanseri Nasıl Tedavi Edilir?
Prostat kanserinin tedavisi; ameliyat, radyoterapi, hormonoterapi şeklinde düzenlenebilmektedir. Hastanın içinde bulunduğu şartlar ve genel durumu göz önüne alınarak tedavi şekli belirlenir. Günümüzde prostat kanseri tarama testlerinin kullanımının artmasıyla erken evrede saptanabilmektedir. Çevreye yayılmamış erken evredeki (lokal) prostat kanserinde en sık kullanılan tedavi cerrahi tedavidir. Gereği halinde hormon terapisi veya radyoterapi ile kombine edilebilmektedir.
Prostat Kanseri Tedavi Yöntemleri:
- Aktif İzlem: Prostat kanseri, ilk evrede yavaş ilerlemekte ve çoğunlukla şikayetler oluşturmamaktadır. Aktif izlemde amaç, yavaş ilerleyen ve düşük riskli olduğu tespit edilmiş hastaların yakından takip edilmesidir. Bu sayede bir grup hastanın gereksiz tedavi almasının önüne geçilmiş olmaktadır.
- Nanoknife: Klinik olarak anlamsız tümör denilen küçük hacimli düşük riskli prostat kanserlerinin tedavisinde kullanılmaya başlanmıştır. Bazı karaciğer ve pankreas tümörlerinde de uygulanan bu yöntem, prostat kanserinin tedavisinde de güvenle uygulanmaktadır. Nanoknife yönteminde 3-4 tane özel elektrot, ultrason yardımı ile prostatta bulunan tümörün çevresine yerleştirilmekte ve kısa süreli elektrik akımı verilmektedir. Bu şekilde tümör hücrelerinin canlılıklarının kaybettirilmesi hedeflenmektedir.
Prostat kanserinin kemiğe sıçraması belirtileri, genellikle kanserin dördüncü evresinde görülmekle beraber uygun tedavi yöntemlerinden destek alınarak iyileşme sürecine başlanmaktadır.